12 Şubat 2013 Salı

GÜVENİLİR VE ZAHMETSİZ: MK10


Beraberliğimiz yirmibeşinci yılına girerken Scubapro MK10 regülatörümü emekliye ayırdım.

Bu süre içinde o kadar çile çekti, öyle zorluklara katlandı ki, yıpranma payını da hesaba katınca erken emekliliği haketti emektar can yoldaşım.

Ne maceralar yaşadık, ne badireler atlattık birlikte. Bazıları bugün bile tüylerimi diken diken eder...

Bir kere bile yorulmadı, benden bu kadar demedi!

Üstelik her nefeste hayat vermekle yetinmedi, alacakaranlık diplerin sessizliğinde yankılanan fokurtusuyla da arkadaş oldu bana.

Onu denizden, alışkın olduğu, tutkun olduğu derinliklerden ayırmış olmak beni üzüyor. Fakat artık zamanı gelmişti. Yıpranmış haliyle bile zamane regülatörlerine taş çıkartır. Ne de olsa eski toprak. Boğazın, Marmara’nın zorlu sularında birlikte piştik...

***

Onu kutusundan ilk kez çıkardığım gün daha dünmüş gibi gözümün önünde. Artık çizik içinde olan metal gövdesi ayna gibi parlıyordu. Diyaframı örten koruyucu metal kapaktaki “Mark X Dual Balanced” yazısının silikleşmesi için daha uzun maceralar vardı ikimizin de önünde...

Deniz salyangozu toplarken kullanmaya alıştığım, kâh hava kâh bir yudum deniz soluduğum Allahlık regülatörlerden sonra MK10’un güçlü nefesi adeta fırtına gibi esmişti ciğerlerimde. Az bir çabayla nefes almam yetiyordu havayı kasırga gibi üflemesi için...

***

Dalışa başlayalı daha bir yıl olmuştu. 18 yaşında yeni yetme bir dalgıçtım. İşte o emekleme günlerinde rahmetli babam hediye etmişti mücevher kadar değerli MK10’u.

Bu işi çok sevdiğimi, her ne pahasına olursa olsun dalmaktan vazgeçmeyeceğimi kabullenmek zorunda kalınca, derinlerde aldığım her nefesi belli ki güvenilir birine emanet etmek istemişti cebindeki bütün parayı benim selametim için harcarken.

MK10 ne babamın ne de benim güvenimi boşa çıkardı, ona emanet edilen canı asla soluksuz bırakmadı...

***

İç düzeneği çok basittir. Birinci kademesi klasik pistonlu mekanizmayla çalışır. Bakımı, ayarı düzgün yapılırsa, 60-70 metre derinde hiç zorlanmadan nefes almanızı sağlar.

Elinizde uygun araç gereç varsa söküp takması da çok kolaydır. Öyle incik boncuk parçası yoktur, kolayca ele gelir. Bir kere alıştınız mı bakımını kolayca yapabilirsiniz...

İkinci kademenin mekanizması da oldukça sadedir. Zamane regülatörleri gibi narin değildir. Anahtarı azıcı kaçırınca ne çatlar ne de ezilir. Sizin anlayacağınız eziyete tahammüllüdür. En sert koşullarda güvenle kullanılsın ve zahmetsizce bakım yapılsın diye tasarlanmıştır...

***

Aslında hâlâ iyi çalışıyordu. Son olarak Rumelihisarında Lok Pharba batığına ve Kanlıca Koyu’nun önündeki derin yamaca dalmıştık birlikte.

Hisarın açığında 50 küsür metrede uyuyan Lok Pharba’ya dalmak, derin suyla ve akıntıyla aynı anda mücadele etmeyi de göze almak demektir. Hal böyle olunca benim gibi nefes cimrisi birinin bile hava sarfiyatı ister istemez artar.

Lok Pharba dalışında sorun yaşamamak için kelle başına en az üç tüp gerekir. Geçen Kasım’da batığa inerken de üç tane tüp vardı yanımda. O gün sol askıda sallanıp duran 10’luğa takmıştım MK10’u.

Gidişte ve batığı gezerken sırtımdaki 15’liği tüketmiştim. Dönüş yolunda ve neredeyse 40 dakika süren dekompresyonun 3’te 2’sinde uzun uzun vedalaşmıştım sadık can yoldaşımla. O yorgun haliyle bile tık dememişti...

***

Ocak ayının ilk haftasıydı. Kanlıca Koyu’nda son hazırlıklarımı yaparken diyafram kapağını tutan metal kelepçelere takıldı gözüm.

Bronz kelepçelerin bir zamanlar pırıl pırıl parlayan krom kaplaması çizik içindeydi. Denizin dibinde yaşadığım keyiflerin ve korkuların arkasında kalan izlerdi onlar.

Belki de bu yüzden, kaç defa niyetlenmiş olsam da yeniden kromla kaplatmadım onu. Denizde birlikte piştik, birlikte yıprandık, birlikte yaşlandık.

İkimiz de deniz yorgunuyuz, zamanın izleri var ikimizin de teninde. Derinlerde geçen bir ömrün izlerini niye silip atalım ki üzerimizden?

Artık vitrinde dinlenmeye çekilmiş olsa da yüzyüze geldiğimiz her an sadece benim duyabileceğim bir fokurtuyla usulca seslenir bana:

“Buradayım, ne zaman istersen seninle yine derinlerde kaybolup gitmeye hazırım...”

1 yorum:

  1. Kişisel regulatorune geçtiğimiz yaz kavuşmuş bir dalıcı olarak, ben de onu, yıllar sonra benzer izler ve anılar ile kişisel müzeme kaldırmayı umuyorum.

    YanıtlaSil